Eskişehir'in Sihirli Lüleleri

Eskişehir'de üç arkadaşın, kayıp lüle taşı ustasını ararken yaşadıkları macerayı anlatan bir masaldır.

Eskişehir'in Sihirli Lüleleri

Masalı Dinle

Bir varmış bir yokmuş, Eskişehir'in renkli sokaklarında yaşayan üç kafadar arkadaş varmış. Bunlardan Ahmet on iki yaşında ve meraklı, Elif on bir yaşında ve akıllı, Mehmet ise on üç yaşında ve cesaretliymiş.

Odunpazarı'nın en ünlü lüle taşı ustası Hüseyin Dede bir gün ortadan kaybolmuş. Dükkanında sadece yarım kalmış bir lüle ve küçük bir not bulunmuş: "Porsuk'un sırrını çözen, beni bulacak." Üç arkadaş, sevdikleri ustayı bulmaya karar vermiş.

Porsuk Çayı'nın kenarında başlamışlar aramaya. Orada yaşlı bir tramvay sürücüsüyle karşılaşmışlar. Sürücü, "Hüseyin Usta'yı dün gece, elinde eski bir haritayla Odunpazarı'na doğru giderken gördüm," demiş.

Odunpazarı'nın rengarenk evlerinin arasında dolaşırken, bir çay bahçesinde oturan nine onlara seslenmiş: "Çocuklar, Hüseyin Usta'yı arıyorsanız, size bir bilmece söyleyeceğim. Çözün ki yolunuzu bulun: Beyazın içinde saklı hazine, suyla dans eder gecenin izine."

Elif hemen atılmış: "Buldum! Lüle taşı beyaz ve suyla şekilleniyor. Usta, eski lüle taşı ocaklarına gitmiş olmalı!" Üç arkadaş hemen şehrin dışındaki eski lüle taşı ocaklarına doğru yola çıkmış.

Yolda karşılaştıkları yaşlı bir çoban onlara su matarası ve biraz ekmek vermiş. "Bu yolculukta ihtiyacınız olacak," demiş. "Ama dikkatli olun, eski ocakların etrafında gezinen tilki size yol gösterecek."

Gerçekten de ocakların yakınında bir tilkiyle karşılaşmışlar. Tilki onları eski bir mağaranın girişine kadar götürmüş. Mağaranın duvarlarında lüle taşından yapılmış eserler varmış.

İçeri girdiklerinde Hüseyin Usta'yı bulmuşlar. Meğer usta, unutulmaya yüz tutmuş eski bir lüle taşı işleme tekniğini yeniden keşfetmek için buraya gelmiş. Çocukları görünce çok sevinmiş: "Siz gerçek dostluğun ve merakın peşinden geldiniz. Artık bu sanatı size öğretebilirim," demiş.

O günden sonra üç arkadaş, hem okullarına devam etmiş hem de Hüseyin Usta'dan lüle taşı işlemeyi öğrenmiş. Eskişehir'in bu güzel sanatını yaşatmak için ellerinden geleni yapmışlar.

Masalımız burada bitmiş. Şehrimizin değerlerini koruyan ve peşinden giden herkese selam olsun. Gökten üç lüle taşı düşmüş: Biri meraklılara, biri dostlara, biri de sanatı yaşatanlara...

Tepkiniz Nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow