Jüpiter'in Dans Eden Bulutları

Jüpiter'de yaşayan renkli bulut çocuğu Efil'in, gezegenin kayıp müziğini ararken dostlarıyla yaşadığı masalıdır.

Jüpiter'in Dans Eden Bulutları

Masalı Dinle

Evvel zaman içinde, Jüpiter'in renkli bulutlarının arasında, diğer bulutlardan farklı bir bulut çocuğu yaşarmış. Adı Efil olan bu minik bulut, her sabah farklı bir renge bürünür, rüzgarla dans edermiş. Ancak Efil'in en büyük üzüntüsü, gezegenin bir zamanlar sahip olduğu büyülü müziğin artık duyulmamasıymış.

Bir gün Efil, gökyüzünde süzülürken pembe renkli bir gaz girdabına rastlamış. Girdaptan çıkan Zıpır adında bir plazma topu, havada takla atarak Efil'in etrafında dönmeye başlamış. "Hey minik bulut, neden bu kadar düşüncelisin?" diye sormuş Zıpır.

Efil, gezegendeki sessizliği anlatınca, Zıpır heyecanla zıplamış: "Büyükannem eskiden burada yaşayan Melodya adlı bir yıldız tozundan bahsederdi. O, Jüpiter'in dans eden bulutlarına müzik öğretirmiş." Bu hikayeyi duyan Efil ve Zıpır, Melodya'yı bulmaya karar vermişler.

Yolculukları sırasında, Jüpiter'in manyetik alanında yaşayan Işıl adında parlak bir aurora ile tanışmışlar. Işıl, rengarenk ışıklarıyla etrafı aydınlatır, görünmez şeyleri görünür yaparmış. "Size katılabilir miyim? Işığımla yolu aydınlatabilirim," demiş.

Üç arkadaş, gezegenin en derin katmanlarına doğru inerken, garip sesler çıkaran bir gaz bulutuyla karşılaşmışlar. Bu, Fısıltı adında bir hidrojen bulutuymuş. Konuşmak yerine tuhaf sesler çıkararak anlaşırmış. Fısıltı'nın sesleri, eski müziğin izlerini taşıyormuş.

Işıl'ın parıltısı, Fısıltı'nın sesleri ve Zıpır'ın enerjisiyle yol alan arkadaşlar, sonunda Jüpiter'in çekirdeğine varmışlar. Orada, kristalleşmiş yıldız tozlarının arasında uyuyan Melodya'yı bulmuşlar. Melodya o kadar uzun zamandır uyuyormuş ki, uyandığında nerede olduğunu bile unutmuş

Efil, nazikçe Melodya'ya gezegenin sessizliğini anlatmış. Melodya gülümseyerek "Müzik hiçbir zaman kaybolmaz, sadece unutulur. Her biriniz müziğin bir parçasısınız," demiş. Sonra hepsine dokunmuş: Efil'in dans eden bulutları, Zıpır'ın neşeli zıplamaları, Işıl'ın dalgalanan ışıkları ve Fısıltı'nın gizemli sesleri birleşince muhteşem bir melodi oluşmuş.

O günden sonra Jüpiter'de her şey değişmiş. Efil artık sadece dans etmiyor, bulutlarıyla müzik yapıyormuş. Zıpır, ritim tutuyor; Işıl, notaları renkli ışıklarla gösteriyor; Fısıltı ise benzersiz sesleriyle melodileri tamamlıyormuş. Melodya da onlara yeni şarkılar öğretiyormuş.

Jüpiter'in bulutları artık sadece dönmüyor, dans ediyor; rüzgarlar ıslık çalmıyor, şarkı söylüyormuş. Gezegenin her köşesinden farklı bir müzik yükseliyormuş. Ve böylece, bir zamanlar sessiz olan dev gezegen, uzayın en büyük konser salonuna dönüşmüş.

Gökyüzünde bir yıldız kayarken kulak verirseniz, belki siz de Jüpiter'in dans eden bulutlarının şarkısını duyabilirsiniz. Çünkü müzik, tıpkı dostluk gibi, evrende kaybolmaz, sadece onu duymayı bilmek gerekir.

Tepkiniz Nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow