Tinker Bell Peri Masalı

Yeşil elbiseli küçük peri Tinker Bell, uçamadığı için üzülürken çözüm bulur.

Tinker Bell Peri Masalı

Bir zamanlar, büyülü Peri Ağacı'nda Tinker Bell adında minicik yeşil elbiseli bir peri yaşarmış. Tinker Bell diğer perilerden farklıymış, çünkü henüz uçamıyormuş. "Çın çın!" diye üzgün sesler çıkarırmış sürekli. Diğer periler havada dans ederken o yerde kalmak zorunda kalırmış. Bu durum onu çok üzermiş.

Bir sabah Tinker Bell, Peri Ağacı'nın en tepesinde parlayan garip bir ışık görmüş. "Acaba o da peri mi?" diye merak etmiş. Ağacın dallarını tırmanmaya başlamış. "Tık tak tık tak" diye sesler çıkararak yukarı çıkmış. Ne görsün, orada altın sarısı saçlı güzel bir peri kraliçesi oturuyormuş.

"Merhaba küçük peri, ben Kraliçe Aurora" demiş nazik bir sesle. "Sen neden bu kadar üzgünsün?" Tinker Bell utanarak anlatmış: "Kraliçem, ben tek uçamayan periyim. Arkadaşlarım benimle dalga geçiyor." Kraliçe gülümsemiş: "Ah küçüğüm, her perinin kendine özel bir yeteneği vardır. Belki sen de farklı bir şey yapabiliyorsundur."

Kraliçe Aurora elini sallamış ve "Pırıl pırıl!" diye büyülü sesler çıkmış. Havada altın rengi parıltılar belirmiş. "İşte sana özel peri tozu! Ama dikkat et, bu toz sadece iyi işler için kullanılabilir" demiş. Tinker Bell çok sevinmiş ve tozu almış. "Teşekkür ederim kraliçem!" diye bağırmış mutlulukla.

Tinker Bell hemen peri tozunu denemiş. "Uç uç uç!" diye bağırarak havaya yükselmiş. Ne kadar mutluymuş! Ama birden kontrolünü kaybetmiş ve büyük bir çiçeğin içine düşmüş. "Haçiş!" diye hapşırmış çiçek polen olduğu için. Arı arkadaşları "Vızz vızz! Sorun yok Tinker Bell?" diye sormuş endişeyle.

Tinker Bell tekrar denemiş ama bu sefer ağacın dalına çarpmış. "Ay!" diye bağırmış. Sonra göle düşmüş ve balıklar "Plop plop!" diye suya zıplamış. Kurbağa dostları "Vrak vrak! Yardım edelim mi?" diye sormuş. Tinker Bell "Hayır teşekkürler, ben başaracağım" demiş kararlılıkla.

Günlerce pratik yapmış Tinker Bell. Bazen düşmüş, bazen çarpmış ama vazgeçmemiş. Arkadaşları başta gülmüş ama sonra ona yardım etmeye başlamış. "Kollarını böyle aç!" demiş mavi peri. "Kanatlarını daha hızlı çırp!" demiş pembe peri. Hep birlikte çalışmışlar.

Bir gün ormanın derinliklerinden yardım sesleri gelmiş. Küçük bir tavşan derin bir çukura düşmüş ve çıkamıyormuş. "İmdat! İmdat!" diye bağırıyormuş zavallı tavşan. Diğer periler çok küçük olduğu için tavşanı kurtaramamışlar. Tinker Bell "Ben kurtaracağım onu!" demiş cesaretle.

Peri tozunu serpmiş ve mükemmel bir şekilde uçarak çukura inmiş. Tavşanı sırtına almış ve güvenle yukarı çıkarmış. "Yaşasın Tinker Bell!" diye bağırmışlar bütün orman hayvanları. O anda anlamış ki gerçek büyünün peri tozunda değil, başkalarına yardım etme isteğinde olduğunu. Kalbi sevgiyle dolunca kanatları kendiliğinden çırpmaya başlamış.

Artık Tinker Bell mükemmel uçabiliyor ve ormanın koruyucusu olmuş. Her gün yeni maceralar yaşıyor, dostlarına yardım ediyor. Kraliçe Aurora onu tekrar ziyaret etmiş: "Gördün mü küçüğüm? Asıl büyü senin içindeymiş!" demiş gururla. Tinker Bell şimdi en mutlu peri olmuş.

Gökten üç altın peri tozu tanesi düşmüş: Biri cesaret olmuş, çünkü vazgeçmeden çalışırsan her şeyi başarabilirsin. Biri masalı dinleyen çocukların kalbine özgüven olmuş. Biri de herkesin kalbine yardımseverlik olmuş.

Paylaş

Tepkiniz Nedir?

Beğendim Beğendim 4
Beğenmedim Beğenmedim 0
Sevdim Sevdim 3
Güldüm Güldüm 1
Kızdım Kızdım 0
Üzüldüm Üzüldüm 0
Şaşırdım Şaşırdım 0