Uyku Perisi ve Minik Yıldızlar

Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde, minik bir kız varmış. Bu kızın adı Defne'ymiş. Defne her gece yatağına yattığında bir türlü uykuya dalamaz, saatlerce tavana bakarmış.

Bir gece yine uykusu gelmeyen Defne, pencereden gökyüzüne bakarken, parlak bir ışık görmüş. Işık gittikçe yaklaşmış ve odanın içine süzülmüş. Bir de ne görsün? Karşısında gökkuşağı renklerinde elbisesi olan, saçları yıldız tozlarıyla parlayan güzel mi güzel bir peri duruyormuş.

"Merhaba Defne," demiş peri gülümseyerek. "Ben Uyku Perisi'yim. Senin her gece uyuyamadığını biliyorum."

Defne şaşkınlıkla "Evet, doğru," demiş. "Ama sen bunu nereden biliyorsun?"

Uyku Perisi tatlı tatlı gülerek, "Ben tüm çocukların uyku dostuyum. Her gece gökyüzündeki yıldızlarla birlikte çalışır, uykusu gelmeyen çocuklara yardım ederiz," diye açıklamış.

Sonra elindeki sihirli değneğini hafifçe sallamış ve pencereden içeri minik yıldızlar süzülmeye başlamış. Yıldızlar odanın içinde dans etmeye, ışıl ışıl parlamaya başlamışlar. Her biri farklı bir ninni mırıldanıyormuş.

"Bak Defne," demiş Uyku Perisi, "yıldızlar senin için dans ediyorlar. Onların dansını izlerken gözlerini yavaşça kapatabilirsin. Her yıldız sana güzel bir rüya getirecek."

Defne yatağında uzanmış, dans eden yıldızları izlemeye başlamış. Yıldızların ninnileri o kadar güzelmiş ki, gözleri yavaş yavaş kapanmaya başlamış. Uyku Perisi de başucuna oturmuş, saçlarını okşayarak ona en güzel masalları fısıldamış.

O günden sonra Defne her gece yatmadan önce penceresinden gökyüzüne bakar, dans eden yıldızları izlermiş. Artık uykuya dalmakta hiç zorlanmıyor, her gece güzel rüyalar görüyormuş.

Gökyüzünde yıldızlar dans ederken, Ay Dede gülümserken, sizler de yavaşça gözlerinizi kapatın. Kim bilir, belki Uyku Perisi bu gece size de uğrar ve en güzel rüyaları getirir.

Az gittik uz gittik, dere tepe düz gittik, uykumuz geldi yattık, en güzel rüyalara daldık. Bu masal da burada bitti, şimdi yatma vakti.