Mavi Süper Kahraman Bravo

Bir varmış bir yokmuş, bilgisayarların ve internetin dünyasında, sıradan bir lise öğrencisi olan Kerem adında bir çocuk yaşarmış. Kerem, teknolojiye bayılır, sürekli bilgisayar başında yeni programlar keşfedermiş. Gözlükleri burnunun ucunda durur, kıvırcık saçları hep dağınık olurmuş. Hayatı gayet sıradan geçiyormuş, ta ki o garip güne kadar.

Bir gün Kerem, internette gezinirken tuhaf bir program bulmuş. "Süper Güç Yazılımı" adındaki bu programı merakla açmış. Tam o sırada, pencereden giren bir yıldırım bilgisayarına çarpmış ve "ZAP! BOOOM! PINGGG!" sesleriyle oda aydınlanmış. Kerem bir anda bilgisayarın içine çekilmiş. İçeride binlerce kod ve veri arasında dönerken "Viyuuuuu!" diye eğlenceli bir ses çıkarmış.

Birkaç saniye sonra bambaşka biri olarak geri dönmüş: Artık o, mavi tenli, kocaman gülümsemeli, kırmızı süper kahraman kıyafeti giyen, çılgın hareketleriyle dikkat çeken Süper Kahraman Bravo'ymuş! Kendini aynada görünce şaşkınlıkla "Vaaay canına! Ben ne kadar havalı olmuşum böyle!" diye zıplamış. Zıplarken tavana çarpmış ve "Tak!" diye komik bir ses çıkarmış.

Bravo, anında kendisinde olağanüstü güçler keşfetmiş. Süper hızı varmış – öyle hızlı koşuyormuş ki "Vuuuuş!" sesi çıkarıyormuş. Süper gücü varmış – kocaman nesneleri kaldırabiliyormuş. En eğlencelisi de dijital dünyaya girip çıkabiliyormuş! "Haydaaa! Ben bir süper kahramanım!" diye dans etmeye başlamış. Dans ederken öyle komik hareketler yapıyormuş ki, sokaktan geçenler şaşkınlıkla ona bakıyorlarmış.

Şehirde Mega Kötü adında kötü kalpli bir bilgisayar dahisi yaşarmış. Büyük siyah pelerini, sivri sakalı ve sürekli "Muhahaha!" diye gülen sinir bozucu bir kahkahası varmış. Mega Kötü, tüm şehrin bilgisayarlarını ele geçirip insanları kontrol etmek istiyormuş. Planını uygulamak için "Beyin Kontrol Virüsü" adında tehlikeli bir yazılım geliştirmiş.

Bir sabah şehirdeki tüm ekranlardan Mega Kötü'nün suratı görünmüş. "Dikkat dikkat! Tüm şehir artık benim kontrolüm altında! Bip bop bip!" diye bağırıyormuş. İnsanlar robotlar gibi davranmaya başlamış, gözleri ekranlara kilitlenmiş. Bravo televizyonda haberleri izlerken "Hey! Bu kabul edilemez!" diye yerinden fırlamış. O kadar hızlı fırlamış ki, koltuğu devirmiş ve "Gümbür!" diye bir ses duyulmuş.

Hemen süper kahraman moduyla "Bravo göreve hazır!" diye bağırmış ve pencereden uçarak çıkmış. Ama uçmayı henüz tam kontrol edemediği için birkaç ağaca çarpmış. "Pat! Çat! Ayyy!" diye sesler çıkarmış. Sonunda Mega Kötü'nün gizli laboratuvarına varmış. Laboratuvar kocaman bilgisayarlar, kablolar ve ışıklı düğmelerle doluymuş.

Mega Kötü, Bravo'yu görünce "Sen de kimsin acaba? Mavi renkli şey?" diye sormuş. Bravo göğsünü kabartıp "Ben Süper Kahraman Bravo! İnternetin ve gerçek dünyanın koruyucusu!" demiş ve ardından eklemiş: "Ve senin planını durdurmaya geldim!" Sonra Mega Kötü'ye doğru koşmaya başlamış, ama yerdeki kablolara takılıp "Küt!" diye yere düşmüş. Mega Kötü kahkahalarla gülmeye başlamış.

Bravo hızla ayağa kalkıp "Bu kadar gülmek yetmez mi? Asıl şimdi gör beni!" diyerek bilgisayar kodlarının arasına dalıp dijital dünyaya geçmiş. Orada Mega Kötü'nün virüs programını bulmuş ve kodları karıştırmaya başlamış. "Şimdi biraz dans, biraz kodlama ve... Tadam!" demiş. Virüsü etkisiz hale getirince şehirdeki herkes normale dönmüş. Mega Kötü'nün ekranları bir bir kapanmaya başlamış.

Mega Kötü panikle "Hayır! Benim mükemmel planım!" diye bağırırken, Bravo yine gerçek dünyaya dönmüş ve onu dev bir bilgisayar kablosuyla sarıp sarmalamış. "Süper Bravo yine kazandı!" diye zafer dansı yapmış. Dans ederken laboratuvardaki düğmelere basıp rengârenk ışıklar ve "Bip! Bop! Zing!" sesleri çıkarmış.

Şehir halkı Bravo'yu kahraman ilan etmiş. Bundan sonra ne zaman bir siber kötü adam ortaya çıksa, mavi süper kahraman Bravo hemen olay yerine koşup sorunu çözermiş – tabii genellikle biraz ortalığı dağıtarak ve bir sürü komik kaza yaparak. Ama herkes onu seviyormuş çünkü o, internetin ve gerçek dünyanın en eğlenceli koruyucusuymuş.

Masalımız da burada bitmiş. Gökyüzünden üç bilgisayar klavyesi düşmüş; biri süper kahramanlara, biri teknoloji meraklılarına, biri de bu masalı dinleyip kendi süper güçlerini hayal edenlere düşmüş. Ve eğer bilgisayarınız bazen kendi kendine "Viyuuuu!" sesi çıkarıyorsa, bilin ki Bravo yakınlarda bir yerdedir!