Sevimli Dedektif Teddy
Londra'da yaşayan oyuncak ayı Teddy'nin kayıp oyuncakları bulma maceralarını anlatan masaldır.

Bir varmış bir yokmuş, İngiltere'nin Londra şehrinde yaşayan Teddy adında sevimli bir oyuncak ayı varmış. Teddy'nin küçük bir şapkası, bıyıkları ve elinden hiç düşürmediği büyüteci varmış. Her sabah büyütecini alıp "Hop hop hoooop" diye bağırarak yatağından atlarmış. Teddy'nin evi kırmızı bir çaydanlık şeklindeymiş ve penceresinden Londra'nın ünlü saat kulesi Big Ben görünürmüş.
Teddy'nin en sevdiği şey dedektiflik oynamakmış. Sokaktaki tüm oyuncaklar bir şeyleri kaybolduğunda hemen Teddy'ye koşarmış. Teddy da şapkasını takıp bıyıklarını düzeltip "Ben Dedektif Teddy, her şeyi bulurum ben!" dermiş. Bazen geceleri bile penceresinin altından "Teddy yardım et!" diye sesler gelirmiş ve o hemen dışarı fırlarmış.
Bir gün pembe tavşan Pinkly ağlayarak Teddy'nin kapısını çalmış. "Dedektif Teddy, havuç şeklindeki yastığım kayboldu!" demiş. Pinkly'nin gözünden "plip plop" diye yaşlar dökülüyormuş. Teddy hemen büyütecini almış ve "Tik tak tik tak" diyerek düşünmeye başlamış. Sonra "Haydi gidip ipuçları bulalım!" demiş.
Dedektif Teddy ve Pinkly bahçeye çıkmışlar. Teddy yerde minik havuç parçaları görmüş ve büyüteciyle incelemiş. "Hımmm, çok ilginç!" diye mırıldanmış. İpuçlarını takip ederek patika yoldan ilerlemişler ve "çıt pıt çıt pıt" ayak sesleri duymuşlar. Teddy yolda bir ayak izi bulmuş ve "Bu iz kocaman! Bunu kim yapmış olabilir acaba?" diye sormuş Pinkly'ye.
Patika yolun sonunda küçük bir kulübe varmış. Teddy cesurca kapıyı çalmış. Kapıyı açan fil Ellie'nin burnunda havuç parçaları varmış. "Aaaa şıııp şıııp" diye hortumunu silmiş. Teddy hemen sormuş: "Acaba Pinkly'nin havuç yastığını gördün mü?" Teddy aynı zamanda evin içinde başka havuç şeklinde şeyler olup olmadığını görmek için boynunu uzatıp içeri bakmış.
Ellie utanarak başını eğmiş. "Özür dilerim, havuç zannetmiştim. Çok açtım ve bir ısırık aldım" demiş. Sonra içeri girip yastığı getirmiş ama yastığın bir köşesi kopmuş. Pinkly üzülmüş ama Teddy "Merak etme, tamir ederiz!" demiş. Teddy her zaman oyuncakların üzülmesini istemezmiş ve onları mutlu etmek için elinden geleni yaparmış.
Üçü birlikte Teddy'nin evine gitmişler. Teddy dolabından iğne iplik çıkarmış ve "Zig zag zig zag" diyerek yastığı dikmeye başlamış. Ellie de Pinkly'ye gerçek havuçlar getirmiş özür dilemek için. Çok geçmeden yastık eskisinden de güzel olmuş. Teddy yastığın kopan yerine renkli bir yama yapmış ve üzerine minik bir çiçek işlemiş, böylece yastık daha da özel görünüyormuş.
Teddy'nin tamir ettiği yastığı gören Pinkly çok mutlu olmuş. Üç arkadaş birlikte kurabiye yiyip çay içmişler. Ellie "Bundan sonra bir şey yemeden önce soracağım" diye söz vermiş. Hep birlikte "Hihihi hahaha" diye gülmüşler. Pinkly çok mutlu olunca uzun kulaklarını çırparak tavanda uçmaya başlamış ve bu hepsini daha çok güldürmüş.
Teddy artık Londra'nın en ünlü dedektif-tamircisi olmuş. Bu yüzden bir sorunun olduğunda, Teddy gibi dikkatli ol ve ipuçlarını takip et! Çünkü en küçük ipucu bile, en büyük gizemleri çözebilir! Gökten üç tane büyüteç düşmüş; biri kayıp şeyleri bulanlara, biri zorlukta olanlara yardım edenlere, biri de bu masalı dinleyenlere. Unutma ki, küçük bir ipucu büyük sorunları çözebilir.
Tepkiniz Nedir?






