Kristal Kalp Ormanı

Bir varmış bir yokmuş, Karadeniz bölgesinde küçük bir köyde Arda adında meraklı bir çocuk yaşarmış. Arda'nın en sevdiği şey, köyün etrafındaki her şeyi keşfetmekmiş. Ancak köyün yakınındaki Kristal Kalp Ormanı'na kimse girmezmiş çünkü orasının sihirli ve tehlikeli olduğu söylenirmiş.

Bir gün Arda'nın büyükannesi ona "Kristal Kalp Ormanı'na sakın girme Arda, orada görünüşleri korkutucu olan canlılar görebilirsin." demiş. Ama Arda çok meraklıymış ve bir sabah erkenden kalkıp "Ben gidip bakacağım!" diyerek ormanın yolunu tutmuş.

Ormanın girişinde büyük, yaşlı bir ağaç "Vuuuuuuu" diye sesler çıkararak Arda'yı karşılamış. Arda biraz korkmuş ama yine de ormana girmiş. İçeride ağaçlar parlak kristallerle kaplıymış ve şarkı söyler gibi sesler çıkarıyorlarmış.

Biraz ilerleyince Arda karşısında dikenli, tüylü, kocaman ve çirkin görünen bir canlı görmüş. Bu canlı "Küçük çocuk, burada ne arıyorsun?" diye sormuş kalın bir sesle. Arda titreyerek "Ben......... ben sadece ormana bakmak istedim" demiş.

Bu tüylü canlı önce kaşlarını çatmış ama sonra gülümsemiş ve "O zaman gel, sana ormanımızı göstereyim" demiş. Arda şaşırmış çünkü korkutucu ve kalın ses tonu birdenbire nazik ve dostça olmuş. Bu canlının ismi Tüylü Yeti imiş ve ormanın koruyucusuymuş.

Tüylü Yeti, Arda'yı kristal göllere, şarkı söyleyen çiçeklere ve dans eden ağaçlara götürmüş. Yolda karşılaştıkları diğer canlılar da dışarıdan korkutucu görünüyormuş ama hepsi çok nazik ve yardımsevermiş. "Tıkkk tıkkk tıkkk" diye yürüyen taş adamlar, "Fııış fııış" diye uçan tüylü kuşlar Arda'ya selam vermişler.

Günün sonunda Tüylü Yeti, ormanın merkezindeki kristal kaleye götürmüş Arda'yı. Kalenin ortasında büyük bir ayna varmış. "Bu sihirli ayna, insanların içindeki güzelliği gösterir" demiş. Arda aynaya bakınca, kendisinin parlayan bir kalp şeklinde olduğunu görmüş.

"Biz burada yaşayan canlılar çirkin görünebiliriz ama kalplerimiz güzel" demiş Tüylü Yeti. "İnsanlar bizi görünüşümüzden dolayı yanlış anlar ve ormanımıza gelmez. Sen ise meraklı ve cesurdun, bu yüzden ormanımızın güzelliğini keşfedebildin."

Arda köye döndüğünde başından geçenleri herkese anlatmış. Önce kimse inanmamış ama sonra tüylü Yeti ve diğer orman yaratıkları köye gelmiş. Köylüler önce korkmuş ama zamanla orman yaratıklarının ne kadar iyi kalpli olduklarını anlamışlar.

O günden sonra Kristal Kalp Ormanı, köyün en sevilen yeri olmuş. Arda ise önemli bir ders öğrenmiş: Gerçek güzellik her zaman içeridedir ve görünüşüne bakarak kimseyi yargılamamalıyız. Küçük Arda'nın merakı ve cesaretiyle keşfettiği bu büyülü dünya, herkese iç güzelliğin önemini hatırlatmış ve köy ile orman yaratıkları arasında güzel bir dostluk başlamış.