Cesur Mehmetçik

Çanakkale'de görevli genç bir askerin, kutsal bir emaneti korumak için yaşadıklarını anlatan masaldır.

Cesur Mehmetçik

Masalı Dinle

Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, Çanakkale'nin küçük bir köyünde, Mehmet adında genç bir asker varmış. Mehmet, köyün tarihi camisinde nöbet tutan beş askerden biriymiş. Bu cami, yüzyıllar önce yapılmış ve içinde peygamber efendimizden kalma kutsal bir emanet saklıymış.

Mehmet'in en yakın arkadaşları Ali, Hasan, Ahmet ve Mustafa da onunla birlikte nöbet tutarmış. Her biri farklı şehirlerden gelmiş ama kardeş gibi olmuşlar. Caminin imamı Yaşar Hoca da onlara hem rehberlik eder hem de moral verirmiş.

Bir gece, şiddetli bir fırtına çıkmış. Gökyüzü kapkara bulutlarla kaplanmış, şimşekler çakmaya başlamış. Tam bu sırada, kötü niyetli bazı insanların camiyi soymaya geldiğini fark etmişler. Mehmet ve arkadaşları hemen tetikte beklemeye başlamışlar.

Soyguncular tam yedi kişiymiş ve ellerinde modern silahlar varmış. Ama bizim askerlerimizin kalplerinde iman, bileklerinde güç varmış. Mehmet, arkadaşlarına fısıldamış: "Kardeşlerim, bu emanet bize ecdadımızın emanetidir. Canımız pahasına da olsa koruyacağız!"

Yaşar Hoca, sessizce askerlerin yanına sokulmuş ve "Evlatlarım, Allah yardımcınız olsun. Ben hemen köylüleri uyandırmaya gidiyorum." demiş ve karanlıkta kaybolmuş. Askerler, caminin farklı noktalarına gizlenerek savunma planı yapmışlar.

Soyguncular içeri girmeye çalışırken, Mehmet ve arkadaşları akıllıca bir plan uygulamışlar. Caminin minaresinden ezan sesi yükselmeye başlamış. Bu beklenmedik ses karşısında şaşıran soyguncular bir anlık dalgınlık yaşamışlar. İşte tam bu sırada askerlerimiz harekete geçmiş.

Ali ve Hasan soyguncuların arkasını çevirirken, Mehmet, Ahmet ve Mustafa da önlerini kesmiş. Köylüler de ellerinde fenerlerle camiye doğru koşmaya başlamış. Kötü adamlar, kendilerini bir anda kuşatılmış bulmuşlar. Ne ileri gidebilmişler ne geri.

Soyguncular, karşılarındaki askerlerin gözlerindeki imanı ve cesareti görünce, direnmeden teslim olmuşlar. Köyün jandarması gelene kadar, askerler onları göz hapsinde tutmuşlar. Yaşar Hoca, gururla askerlere bakıp "Sizler sadece vatanı değil, atalarımızın emanetini de korudunuz." demiş.

Bu olaydan sonra, köylüler her Cuma namazında, beş kahraman askere özel dua etmişler. Onların cesareti ve fedakarlığı dilden dile dolaşmış. Mehmet ve arkadaşları ise "Biz sadece görevimizi yaptık." diyerek tevazu göstermişler.

Ve böylece bu beş yiğit asker, sadece kutsal emaneti değil, aynı zamanda birlik ve beraberliğin, imanın ve cesaretin ne kadar önemli olduğunu da göstermişler. O günden sonra, Çanakkale'nin bu küçük köyünde, her akşam ezanında bu kahramanlık hikâyesi hatırlanır olmuş.

Gökten üç elma düşmüş; biri vatanını sevenlere, biri imanla görev yapanlara, biri de bu masalı dinleyip ibret alanlara...

Tepkiniz Nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow