Meleklerin Yardım Ettiği Çocuk

Modern zamanda yaşayan küçük Ahmet'in meleklerle olan dostluğunu ve yardımlaşmanın önemini anlatan masaldır.

Meleklerin Yardım Ettiği Çocuk

Masalı Dinle

Bir varmış bir yokmuş, modern şehirlerden birinde Ahmet adında küçük bir çocuk yaşarmış. Ahmet, ailesiyle birlikte yüksek bir apartman dairesinde oturur, her gün okula gider ve arkadaşlarıyla oyun oynarmış. Ancak Ahmet'in diğer çocuklardan farklı bir özelliği varmış: O, melekleri görebiliyormuş.

Ahmet'in en yakın arkadaşları Nur ve Rahmet adında iki melekmiş. Bu melekler ona her zaman doğru yolu gösterir, zor zamanlarında yardımcı olurlarmış. Ahmet'in annesi, babası ve küçük kardeşi Zeynep de onun bu özel durumunu bilir ve desteklerlermiş.

Bir gün okulda, sınıf arkadaşı Kerem'in üzgün olduğunu fark etmiş Ahmet. Nur meleği ona fısıldamış: "Kerem'in babası hasta ve ailesi maddi sıkıntı çekiyor." Ahmet hemen Rahmet meleğine danışmış: "Ne yapabilirim?" Rahmet meleği gülümseyerek: "Yardım etmek için her zaman bir yol vardır," demiş.

Ahmet o akşam ailesine durumu anlatmış. Annesi ve babası gurur duyarak oğullarını dinlemişler. Küçük kardeşi Zeynep de kumbarasını getirip "Ben de yardım etmek istiyorum," demiş. Ailece Kerem'in ailesine nasıl yardım edebileceklerini düşünmüşler.

Ertesi gün, Ahmet'in babası Kerem'in babasına iş bulmuş. Annesi de Kerem'in annesine ev yemekleri yapıp satması için yardımcı olmuş. Zeynep, oyuncaklarını Kerem'in küçük kardeşiyle paylaşmış. Ahmet ise her gün Kerem'e derslerinde yardım etmeye başlamış.

Nur ve Rahmet melekleri bu durumu izlerken çok mutlu olmuşlar. Ahmet'e "İyilik yapmak için melekleri görmek gerekmez, herkesin içinde bir iyilik meleği vardır," demişler. Bu söz Ahmet'in hiç aklından çıkmamış.

Zamanla Kerem'in ailesi zorlukları aşmış. Mahallede herkes bu güzel dayanışmayı örnek almış. İnsanlar birbirlerine daha çok yardım etmeye, daha çok paylaşmaya başlamışlar. Ahmet'in ailesi ve Kerem'in ailesi çok yakın dost olmuşlar.

Melekler bir gün Ahmet'e "Artık bizi görmene gerek kalmadı, çünkü sen kalbinle görmeyi öğrendin," demişler. Ahmet üzülmemiş, çünkü artık biliyormuş ki iyilik yapmak için melekleri görmek değil, kalbi temiz olmak yeterliymiş.

O günden sonra Ahmet, her insanın içinde bir melek olduğuna inanmış ve herkese bu gözle bakmış. Çevresindeki herkes onun ne kadar iyi kalpli bir çocuk olduğunu söylermiş. Küçük kardeşi Zeynep de ağabeyini örnek alarak büyümüş.

Ve böylece bu güzel masal da burada son bulmuş. Unutmayın ki, iyilik yapmak için özel güçlere ihtep yoktur; temiz bir kalp ve güzel düşünceler yeterlidir. Gökten üç elma düşmüş; biri iyilik yapanların, biri yardımlaşanların, biri de temiz kalpli olanların başına.

Tepkiniz Nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow