Zıpzıpcan Ve Kikir

Hapşırık köyünde yaşayan Zıpzıpcan ve papağan'ın masalıdır.

Zıpzıpcan Ve Kikir

Masalı Dinle

Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde, Hapşırık köyünde Zıpzıpcan adında çok komik bir çocuk yaşarmış. Onun en yakın arkadaşı Kikir adında bir papağanmış.

Zıpzıpcan'ın en büyük özelliği şuymuş: Her şeye gülermiş! Sabah kalktığında aynaya bakıp "Hihihi, bu kadar komik saçı kim görmüş!" diye kahkaha atarmış. Papağan Kikir de onu taklit edermiş: "Hihihi, çok komik!"

Diş fırçalarken fırçayla konuşurmuş: "Merhaba Fırçacık Hanım!" Kikir hemen atlamış: "Ben de diş fırçalamak istiyorum!" ama papağanların dişi olmadığını unutmuş!

Kahvaltıda yumurtanın sarısı ona göz kırpıyor gibiymiş. "Anne anne! Yumurta bana 'Günaydın' diyor!" diye bağırmış. Kikir şaşırmış: "Yumurta konuşuyor mu? Benim akrabam mı o?" Bütün aile gülmüş.

Okula giderken komşu Mahmut Dede'nin bıyığı rüzgarda uçuşuyormuş. Zıpzıpcan: "Mahmut Dede, bıyığınız ip atlama ipi mi?" diye sormuş.
Kikir hemen atlamış: "Benim de bıyık istiyorum!"
Mahmut Dede: "Sen papağansın Kikir, sana renkli tüyler yeter!" demiş.

Bahçede tavukları görünce Zıpzıpcan sormuş: "Tavuklar neden hep yürüyor? Koşmayı bilmiyor mu?"
Kikir cevaplamış: "Biliyorlar ama ayakları çok kısa, koşunca gülünç oluyorlar!"
Tam o sırada bir tavuk koşmaya çalışmış, o kadar komik görünmüş ki ikisi de kahkahaya boğulmuşlar.

Okulda öğretmen sormuş: "Zıpzıpcan, inek nasıl ses çıkarır?"
Zıpzıpcan: "Möööö! Ama inek neden 'merhaba' demiyor?"
Kikir sınıfın penceresinden bağırmış: "Çünkü inekler Türkçe bilmiyor! Ben öğretebilirim!"
Bütün sınıf kahkahaya boğulmuş!

Teneffüste bir kedi görmüşler. Kedi kuyruğunu dimdik tutuyormuş.
Zıpzıpcan: "Kedicik, kuyruğun anten mi?"
Kikir: "Hayır hayır, o bayrağı! Kedi ülkesinin bayrağı!"
Kedi miyavlayarak sanki "Çok komiksiniz!" demiş gibi.

Öğle yemeğinde çorba içerken Zıpzıpcan: "Bu çorba 'gluk gluk' diyor!"
Kikir: "Benim çorba 'çirik çirik' diyor! Papağan çorbası çünkü!"
Yemekhanedeki teyze gülmekten mutfağa geri dönememiş.

Eve dönerken bir köpekle karşılaşmışlar. Köpek kuyruğunu sallayıp duruyormuş.
Zıpzıpcan: "Bu köpek neden el sallıyor?"
Kikir: "Bize 'Hoş geldiniz' diyor! Çok kibar köpekmiş!" Köpek "hav hav" diye bağırınca, Kikir de "hav hav" diye taklit etmiş. Köpek şaşırıp başını eğmiş!

Akşam babası sormuş: "Bugün ne öğrendin?"
Zıpzıpcan: "Baba, hayvanların hepsinin kendi dili var! Kikir tercüman oluyor!"
Kikir gururla: "Ben beş dil biliyorum: Papağanca, Kedice, Köpekçe, Tavukça ve Türkçe!

O gece rüyasında bütün hayvanlar onlarla dans ediyormuş. İnekler "mööö", koyunlar "meeee", köpekler "hav hav" diyerek şarkı söylüyorlarmış.

O günden sonra Hapşırık köyünün halkı üzüldüklerinde Zıpzıpcan ve Kikir'in yanına gidiyorlarmış. İkili o kadar komik şeyler söylüyormuş ki herkes gülmeye başlıyormuş.

Bir gün köy meydanında Zıpzıpcan demiş ki: "Gülmek çok güzel! Haydi hep birlikte gülelim!"
Kikir de eklemiş: "Hayvanlar da gülsün! Hav-haha, miy-haha, möö-haha!"

Bütün köy ve hayvanlar "HAHAHAHAHA!" diye güldüğünde, gökten üç komik bulut düşmüş: Biri gülen çocuklara, biri komik hayvanlara, biri de bu masalı dinleyen sizlere!

Hapşırık köyü dünyanın en neşeli köyü olmuş. Çünkü orada hem insanlar hem hayvanlar birlikte gülüyorlarmış!

Sen de Zıpzıpcan ve Kikir gibi her gün gülmeyi unutma! Çünkü gülmek, dünyanın en güzel müziğidir!

Tepkiniz Nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow