Nasreddin Hoca Ya Tutarsa

Nasreddin Hoca'nın göle yoğurt mayaladığı eğlenceli bir masaldır.

Nasreddin Hoca Ya Tutarsa

Bir zamanlar Akşehir'de Nasreddin Hoca adında çok akıllı ve esprili bir adam yaşarmış. Hocanın sadık dostu olan eşeği de varmış. Her sabah "Anırrrr!" diye selamlaşırlarmış. Bir gün Hoca evinde yoğurt mayalarken aklına harika bir fikir gelmiş. "Aha!" diye bağırmış. "Bu yoğurdu göle döksem, tüm göl yoğurt olur!" Eşek "Anır anır!" diye şaşkınlıkla bakmış.

Hoca hemen yoğurt kabını alıp eşeğiyle birlikte köyün büyük gölüne gitmiş. Göl çok büyük ve berraktı. "Şırıl şırıl!" sesiyle su akıyordu. Hoca yoğurdunu göle dökmüş ve "İşte!" demiş. "Şimdi bekleyeceğiz!" Eşek "Anır?" diye merakla sormuş. Hoca "Sabır dostum, sabır!" demiş. Köylüler Hocayı görünce "Ne yapıyorsun Hoca?" diye sormuşlar.

Hoca gururla "Göle yoğurt mayalıyorum!" demiş. Köylüler "Hahaha!" diye gülmüşler. "Hoca, göl nasıl yoğurt olur?" demişler. Ama Hoca "Ya tutarsa?" demiş. "Düşünün, tüm göl yoğurt olsa ne kadar güzel olur!" Eşek "Anır anır!" diye Hocayı desteklemiş. Köylüler başlarını sallayarak gitmişler ama Hoca umudunu kaybetmemiş.

Her gün Hoca gölün başına gelip beklemiş. "Glu glu!" sesiyle balıklar yüzerken Hoca onlara "Merhaba balık kardeşler!" demiş. "Yoğurt tadı nasıl?" diye sormuş. Balıklar "Glu glu!" diye cevap vermişler. Eşek de "Anır anır!" diye Hocayla sohbet etmiş. Günler geçmiş ama göl hala su olarak kalmış. Hoca yine de "Belki yarın!" demiş.

Bir hafta sonra köylüler tekrar gelmişler. "Hoca, hala bekliyorsun!" demişler. Hoca "Elbette!" demiş. "Büyük işler zaman ister!" Köylüler "Ama Hoca, bu imkansız!" demişler. Hoca o zaman çok güzel bir cevap vermiş: "Ya tutmasaydı ne kaybederim? Bir kase yoğurt! Ama ya tutarsa?" Eşek "Anır anır!" diye onaylamış.

Köylüler Hocanın sözlerini düşünmüşler. Gerçekten de Hoca sadece bir kase yoğurt kaybetmişti ama çok büyük hayaller kurmuştu. "Hmm!" diye düşünmüşler. Hoca devam etmiş: "Hayallerimiz büyük olmalı! Küçük risklerle büyük kazançlar elde edebiliriz!" Eşek "Anır anır!" diye alkışlamış. Köylüler "Doğru söylüyorsun Hoca!" demişler.

O gün köylüler de kendi hayallerini kurmaya başlamışlar. Biri "Ben de tarlama altın tohumu ekeceğim, ya tutarsa!" demiş. Diğeri "Ben de evimin önüne güzel çiçekler dikeceğim!" demiş. Hoca "İşte!" demiş. "Hayaller kurmak bedava, ama çok değerli!" Eşek "Anır anır!" diye sevinçle zıplamış. Tüm köy hayallerle dolmuş.

Günler sonra göl tabii ki yoğurt olmamış ama köylüler çok önemli bir şey öğrenmişler. Küçük risklerle büyük hayaller kurmanın ne kadar güzel olduğunu anlamışlar. Hoca "Gördünüz mü?" demiş. "Yoğurt olmadı ama hepimiz umut dolu olduk!" Köylüler "Yaşasın Hoca!" diye bağırmışlar. Eşek de "Anır anır!" diye mutlulukla selamlamış.

Gökten üç yıldız düşmüş: Biri umut olmuş, çünkü hayaller kurmak insanı mutlu eder. Biri masalı dinleyen çocukların kalbine cesaret olmuş. Biri de herkesin kalbine "ya tutarsa" düşüncesi olmuş.

Paylaş

Tepkiniz Nedir?

Beğendim Beğendim 3
Beğenmedim Beğenmedim 0
Sevdim Sevdim 1
Güldüm Güldüm 0
Kızdım Kızdım 0
Üzüldüm Üzüldüm 0
Şaşırdım Şaşırdım 1