Trabzon'un Perileri

Bir varmış bir yokmuş, Karadeniz'in sisli dağlarının ardında, üç yağmur perisi yaşarmış. Damlacık, Bulutsu ve Çiğdem adındaki bu periler, yağmurları yağdırır, şelaleleri dans ettirir, dereleri şarkı söyletirmiş.

Her sabah güneş doğarken uyanır, kanat çırparak yemyeşil tepelerin üzerinde süzülürlermiş. Damlacık en küçükleri olduğu için yağmur damlalarını minik şırıngalarla serpiştirir, Bulutsu bulutları yönlendirir, Çiğdem ise çiçeklere çiy damlaları bırakırmış.

Bir gün, gökkuşağını yerleştirmeleri gereken saatte, sihirli gökkuşağı boyaları kaybolmuş. Bu boyalar olmadan gökkuşağı çıkmaz, yağmurdan sonra insanlar mutlu olamazmış. Üç peri telaşla aramaya başlamış.

Uzungöl'ün kıyısında yaşayan bilge bir alabalık onlara, "Gökkuşağı boyalarını son olarak fındık bahçelerinin orada gören olmuş," demiş. Periler hemen fındık bahçelerine doğru kanat çırpmış.

Fındık bahçesinde karşılaştıkları yaşlı bir fındık ağacı, "Boyaları dün gece hamsilerin kralı almış. Denize götürdü," diye fısıldamış. Üç arkadaş hemen Karadeniz'in derinliklerine dalıp hamsilerin kralını aramaya koyulmuş.

Denizin dibinde, parlak pullu hamsilerin kralı, gökkuşağı boyalarını korumaya çalışıyormuş. Meğer deniz canavarı boyaları çalmak istiyormuş. Periler ve hamsi kralı güçlerini birleştirip deniz canavarını püskürtmüşler.

Boyaları geri alan periler, tam zamanında gökyüzüne yükselip gökkuşağını yerleştirmişler. O gün Karadeniz'in üzerinde görülen gökkuşağı, her zamankinden daha parlak ve güzelmiş. Yedi renk, yeşil yamaçların üzerinde dans ederken, tüm şehir bu muhteşem manzarayı izlemiş.

O günden sonra üç peri, hamsi kralıyla dost olmuş. Her yağmurdan sonra gökkuşağını yerleştirirken, hamsi kralı da denizden çıkıp onlara el sallarmış. Karadeniz'in yağmurları da, gökkuşakları da başka yerlerdekinden daha güzel olurmuş.

Periler her sabah görevlerini yaparken, "Doğayı korursak, o da bizi korur," diye şarkılar söylermiş. Masalımız da burada bitmiş. Gökten üç damla yağmur düşmüş: Biri doğayı sevenlere, biri dostlarına yardım edenlere, biri de gökkuşağının sırrını bilenlere...