Zaman Kapısı ve Nermin Teyze
Nermin Teyze'nin uzaylı dostları ve zaman kapısıyla yaşadığı macera.

Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde İstanbul'un eski bir mahallesinde Nermin Teyze adında bir kadın yaşarmış. Bu kadın çok sıradan bir hayat sürer gibi görünse de aslında çok büyük bir sır saklarmış. Nermin Teyze'nin bahçesindeki eski çınar ağacının kovuğunda parlak mavi ışıklar çıkan gizemli bir kapı varmış. Bu kapı farklı zamanlara ve gezegenlere açılan büyülü bir geçitmış.
Bir gün Nermin Teyze bahçesinde çiçeklerini sularken "Zıırrrr!" diye tuhaf bir ses duymuş. Çınar ağacının yanında üç tane minik uzaylı belirmişler. Bu uzaylılar yeşil renkte, büyük gözlü ve çok tatlıymışlar. İsimleri Pip, Zap ve Bloop'muş. "Selam Nermin Teyze!" demişler çok kibar bir şekilde. "Biz Andromeda gezegeninden geliyoruz ve yardımına ihtiyacımız var!"
Uzaylılar çok üzgün görünüyorlarmış. Pip anlatmaya başlamış: "Bizim gezegenimizde kötü bir büyücü bütün renkleri çalmış! Her yer gri olmuş, çiçekler solmuş, çocuklar gülmeyi unutmuş!" Zap da eklemiş: "Sadece Zaman Kapısı Bekçisi bu sorunu çözebilir. Sen bu görevi kabul eder misin?" Nermin Teyze düşünmeden "Tabii ki!" demiş. "Ama nasıl yapacağız bunu?"
Bloop bir harita çıkarmış elinden. Harita "Hışır hışır!" diye sesler çıkarıyormuş. "Bu büyülü harita bize yolu gösterecek" demiş. "Önce Geçmiş Zamanlar Ülkesi'ne gidip Renklerin Anahtarı'nı bulmalıyız. Sonra Gelecek Dünyası'ndan Işık Kristali almalıyız. Bu ikisi bir araya gelince kötü büyü bozulacak!" Nermin Teyze heyecanla "Hadi öyleyse başlayalım!" demiş.
İlk önce zaman kapısından Geçmiş Zamanlar Ülkesi'ne geçmişler. Orada dinozorlar, mağara insanları ve antik çağ kralları yaşıyormuş. Bir yaşlı bilge adamla karşılaşmışlar. Bilge adam "Ho ho ho!" diye gülmüş. "Renklerin Anahtarı ejder prensesin sakladığı kalededir. Ama ona sadece gerçek dostluk gösterirseniz anahtarı verir." Nermin Teyze ejder prensese güzel yemekler pişirmiş ve onunla sohbet etmiş. Ejder prenses çok mutlu olmuş ve anahtarı vermiş.
Sonra Gelecek Dünyası'na gitmişler. Orada robotlar, uçan arabalar ve kristal şehirler varmış.
Robot kral "Bip bip!" diyerek onları karşılamış. "Işık Kristali'ni almak için bilmece çözmelisiniz" demiş. Bilmece çok zormuş ama Nermin Teyze, çocukluk anılarını hatırlayarak doğru cevabı bulmuş. Robot kral kristali verirken "Bravo!" demiş sevinçle.
Andromeda gezegenine döndüklerinde Renklerin Anahtarı ile Işık Kristali'ni birleştirmişler. "Pırıl pırıl!" diye büyülü ışıklar saçılmış. Kötü büyücü "Ahhhh!" diye bağırarak kaybolmuş. Gezegen aniden rengarenk olmuş, çiçekler açmış, çocuklar gülmeye başlamış. Bütün Andromedlılar "Yaşasın Nermin Teyze!" diye bağırmışlar.
Uzaylı dostlar Nermin Teyze'ye çok teşekkür etmişler. Pip hediye olarak bir sihirli çiçek vermiş. "Bu çiçek bahçende büyüsün, her açtığında farklı bir macera yaşarsın!" demiş. Nermin Teyze evine döndüğünde komşuları ona "Neredeydın teyze?" diye sormuşlar. O da gülümseyerek "Çiçeklerle ilgileniyordum" demiş ama gözleri pırıl pırıl parlıyormuş.
Masalımız böylece sona ermiş. Gökten üç yıldız düşmüş: Biri yaşın kahramanlığa engel olmadığını gösteren bilgi olmuş. Biri masalı dinleyen çocukların hayal gücüne dostluk sevgisi dolmuş. Biri de herkesin kalbine farklı dostluklara açık olmanın güzelliği yerleşmiş. Ve gökyüzü masal gibi gülümsemiş.
Tepkiniz Nedir?






